|
Mekke döneminde
inmiştir. 83 âyettir. Sûre, adını ilk
âyeti oluşturan “Yâ-Sîn”
harflerinden almıştır. Sûrede başlıca
insanın ahlâkî sorumlulukları, vahiy, Hz.
Peygamber’i yalanlayan Kureyş kabilesi, Antakya halkına
gönderilen peygamberler, Allah’ın birliğini
ve kudretini gösteren deliller, öldükten sonra
dirilme, hesap ve ceza konu edilmektedir.
Tefsir için ayet numaralarını tıklayınız
|
|
|
41.Onların
soylarını dolu gemide taşımamız da onlar
için bir delildir.
42.Biz,
onlar için o gemi gibi binecekleri nice şeyler
yarattık.
43.Biz
istesek onları suda boğarız da kendileri için
ne imdat çağrısı yapan olur, ne de
kurtarılırlar.
44.Ancak
tarafımızdan bir rahmet olarak ve bir süreye kadar
daha yaşasınlar diye kurtarılırlar.
45.Onlara,
“Önünüzde ve arkanızda olan şeylerden
(dünya ve ahirette göreceğiniz azaplardan) sakının
ki size merhamet edilsin” denildiğinde yüz
çevirirler.
46.Onlara
Rablerinin âyetlerinden bir âyet gelmez ki ondan yüz
çeviriyor olmasınlar.
47.Onlara,
“Allah’ın sizi rızıklandırdığı
şeylerden Allah yolunda harcayın” denildiği
zaman, inkâr edenler iman edenlere, “Allah’ın,
dilemiş olsa kendilerini doyurabileceği kimselere mi
yedireceğiz? Siz ancak apaçık bir sapıklık
içindesiniz” derler.
48.“Eğer
doğru söyleyenlerseniz, bu tehdit ne zaman gelecek?”
diyorlar.
49.Onlar
ancak, çekişip dururlarken kendilerini yakalayacak
korkunç bir ses bekliyorlar.
50.Artık
ne birbirlerine tavsiyede bulunabilirler, ne de ailelerine
dönebilirler.
51.Sûra
üfürülür. Bir de bakarsın, kabirlerden
çıkmış, Rablerine doğru akın akın
gitmektedirler.
52.Şöyle
derler: “Vay başımıza gelene! Kim bizi
diriltip mezarımızdan çıkardı? Bu,
Rahman’ın vaad ettiği şeydir. Peygamberler
doğru söylemişler.”
53.Sadece
korkunç bir ses olur. Bir de bakarsın, hepsi birden
toplanıp huzurumuza çıkarılmışlardır.
54.O
gün kimseye, hiç mi hiç zulmedilmez. Size
ancak işlemekte olduğunuz şeylerin karşılığı
verilir.
|
|