Jeolojik yapısı
Sinop'ta
temel yapıyı paleozoik yaşlı başkalaşım
kayaçları oluşturur. Boyabat ve Durağan
ilçeleri çevresinde yer alan başkalaşım
serileri doğu ve güneybatı doğrultusunda geniş
bir alana yayılmıştır.
Türkeli-Gerze
çizgisinin güneyindeki, üst kretase fliş ve
kalkerleri vardır. Bu kesim genellikle kalin kumtaşı,
marn ve marnlı kalker tabakalarından oluşmuştur.
Ayancık ve Erfelek ilçeleri çevresinde yer
alan eosen flişleri, ince tabakalalı, gevşek
çimentolu, kumtaşı ve marn oluşumudur. Merkez
ilçenin güneybatısında Karasu Vadi'sinde yer
alan flişler neojen yaşlıdır. Bunlar, iri taneli
konglomeralar ve grelerden oluşmuştur.
Sinop
İli'nin batısında ve Gerze'nin kuzeyinde pleistosen
yaşlı serilere rastlanır. Buralarda, kumlu ve killi
yataklar, geniş alanlar kaplar.
Sinop Burnu'nda
(Boztepe) ve Boyabat ilçesi'nin kuzeybatısında
volkanik kayaçlar vardır. Bunlar üst kretase
yaşlıdır.
Sinop
ili genellikle sismik bakımdan aktif bölgeler dışında
kalır. Ancak Durağan ve Boyabat ilçeleri I. derece
deprem bölgesine girer. Kuzey Anadolu kırık çizgisi
üzerinde yer alan Sinop İli genel olarak 4. derece deprem
bölgesindedir. İl alanı genellikle II. Jeolojik
zaman'da oluşmuştur. Yarımada, volkanik yapılıdır.
Sülük Gölü eski bir volkanik kütledir.
Sinop
Körfezi, karayla önündeki bir adanın birleşmesi
sonucunda oluşmuştur (Tombolo). Bazalt ve andezit
lavlarından oluşan bu volkanik serinin üstünde
anglomeralar vardır. Bunlara, yarımadanın kuzeyinde ve
güneyinde de rastlanır. Güneyindeki tabakaların
eğimleri %15-20 arasındadır. Bazalt serilerinin eğimli
oluşunun nedeni tektonik hareketlerdir. Bu alan, kretase
sonlarında ve bütün neojende alp yükselmelerinden
etkilenmiştir.
Yarımadanın batı ve
kuzeybatısında 50-60 metre yükseklikte, kuzey ve
kuzeybatı yönünde %45 kadar eğimli küçük
kalker tabakalarına rastlanır.
Sinop İlinin
kuzeyinde, Çukurbağ çevresinde dik yalıyarlar
genellikle ve ters yönde eğimli kırmızı kum
ve gre tabakalarından oluşmuştur. Bu kesimde
kırılmaların etkileri açıkça
görülür. Kıyı dalgaların aşındırmasıyla
gerilemiş, küçük bir koy görünümü
almıştır.
İl Merkezi yakınında
50 metre yükselti düzlüklerden başlayarak, neojen
oluşumları yayılır. Bunlar güneyde ve batıda
geniş alanlar kaplar.
İldeki kuaterner depoları
çok farklı nitelikler taşır. Bu farklar, iç
limandaki yalıyarlarda daha açıktır. Bu
depoların üzerinde, kuvars çakıllarından
oluşmuş konglomeralar yer alır. Daha üstte, geniş
alanlar kaplayan kırmızı kum depolarında yer yer
sert gre tabakaları görülür.
Şehrin
kuzeybatısında Akliman, güneydoğusunda bulunan
Hamsilos koyu, eski devirlerin barınak yerlerindendir.
Dağları
Sinop ormanlık
dağları
İl''deki yeryüzü
şekillerinin ağırlık bölümü
(%74,3) oluşturan dağların yükseltileri pek fazla
değildir. Sinop genel olarak engebelidir. Karadeniz kıyılarından
iç kısımlara doğru görülür
derecede yükselme vardır. Yüksek dağlar, daha çok
doğuda ve kuzeybatıdadır. İl''in doğu
tarafını Kuzey Anadolu dağlarının kolları
çevreler. Bu dağlar, Karadeniz kıyısına
paralel uzanırlar. Bölgedeki dağlar sık, dik ve
sert değildir. En yüksek dağın 2000 m.yi aştığı
görülmez.
AYANCIK''ta: Çangal Dağı
1.065 m., Zindan Dağı 1.750 m .dir.
DİKMEN''de:
Göktepe Dağı 1.200m .
GERZE''de : Elma ve
Köse Dağları 900 m.dir. Dıranaz 1.345 m. dir.
BOYABAT''ta: Elekdağı 1.400 m .dir.
Bu
dağlar ormanlarla kaplıdır. Güneye inildikçe,
iç Anadolu''ya yaklaştıkça orman azalır.
Yaylalar
Kurugöl
Yaylası
Sinop yakınlarında yayla
yoktur. Boyabat ve Gerze ilçeleri yayla bakımından
oldukça zengindir. Durağan ve Boyabat''ta Mehmetli, Aluç,
Marif, Gündüzlü, Darıözü, Doğaçam,
Yaylacık, Uzunöz, Sakızlı, Bayat, Yassıalan,
Gökalan, Buzluk yaylaları vardır. Gerze''de
Altmışdört, Güdek oğlu, Avlağısökü,
Kuzfındık, Çam Altınyayla bulunmaktadır.
Türkeli ilçesinde de Kurugöl yaylası
bulunmaktadır.
Ovalar
Sinop
ovaları
Sinop''ta ovalar genellikle kıyı
ya da ırmak ovalaridır. Daha ziyade büyük
düzlükler halindedir. En önemlisi Boyabat Ovasıdır.
Bu ovayı Gökırmak, Arım, Gazidere, Asarcık
ovaları meydana getirir. Yüksek dağlar arasında
uzanan bu ovalar çok verimli ve sulaktır. Gavur ovası
da denilen Karasu Ovası ile Akliman yöresindeki Aksaz ve
Sarıkum ovaları kıyı ovalarıdır. Bu
ovalar, yer yer bataklık durumundadır.
Vadiler
Arap Yaylası - Çatak
köyü
Sinop''ta Boyabat ve Durağan
ilçeleri çevresinde yer alan ve Kızılırmak''sın
kollarından olan Gökırmak Vadisi dışında
büyük vadi yoktur. Bununla birlikte küçük
akar sularca açılmış çok sayıda
küçük vadi vardır. Bunlar il topraklarını
engebeli hale getirmiş oluşumlardır. Gökırmak
Vadisinden başka Ayancık Vadisi, Kabusu Vadisi, Kanlıdere
Vadisi sayılabilir.
Akarsular
Sinop akarsuları
Sinop, yağışlı bir bölge
olduğundan her tarafta çay ve derelere rastlanır. Bu
akarsular, yağmur ve kar sularıyla beslenir. Sular yağmur
mevsiminde çoğalır, dereler kabarır. Yaz
aylarında azalır ya da kurur.
Çay ve
nehirler ulaşıma elverişli değildir. Yatakları
taşlı, akışları hızlıdır.
Sulamada ve orman ürünlerinin taşınmasında
yararlanılır. Hepsi Karadeniz''e dökülür.
Başlıcaları
şunlardır:
Gökırmak:
Kastamonu''dan çıkar. Daday''da Ballıdağ
eteklerinden inen sular, Daday Çayı''nı oluşturur.
Bu çay Taşköprü''nün Gölveren
kesiminde Kastamonu''nun içinden geçen bir suyla
birleşerek Gökırmak adını alır.
Gökırmak Boyabat Ovası''nı sular ve doğuda
Kızılırmak''a karışır.
Kızılırmak:
İlin güneydoğu sınırlarını çizer.
Yurdumuzun en uzun nehri olan Kızılırmak, büyük
kollarından Gökırmak''ı Sinop''tan alır.
Tepeçay: Sinop''un Türkeli ilçesi
ile Kastamonu''nun Çatalzeytin ilçesi arasında
sınır oluşturur. Denize döküldüğü
yerde hayli genişler.
Ayardın Deresi: 1.000
m yükseltide Çatakgeriş Köyü yakınlarından
doğar. Türkeli ilçe merkezinin hemen doğusundan
denize dökülür. Uzunluğu 240 km. kadardır.
Ayancık Çayı: Küre Dağları''ndan
kaynaklanan çok sayıda küçük derenin
birleşmesinden oluşmuştur. Uzunluğu 90 km.
kadardır, ilçe merkezinden denize dökülür.
Karasu Çayı: Küre Dağları''nda,
Gündüzlü Ormanları''ndan doğar. Uzunluğu
80 km.dir. Sinop''un 8 km. batısından denize dökülür.
Çakıroğlu Çayı: Dıranaz
Dağları''ndan doğar. Gerze-Sinop arasında
Çakıroğlu yöresinde denize dökülür.
Denize döküldüğü yerde küçük
bir delta oluşturur.
Kanlı Çay: Uzunöz
Dağları''nın eteklerinden doğar. Çok
sayıda küçük kolu vardır. Çayağzı
denilen yerde denize dökülür.
Göller
Sarıkum
gölü
Sinop''ta çok sayıda
doğal göl vardır. Bunların tamamı çeşitli
jeolojik zamanlarda oluşmuştur. Başlıcaları
şunlardır:
Sarıkum Gölü: Sinop
yarımadasının batısında yer alan Sarıkum
Gölü, il merkezine 21 km. uzaklıktadır. Gölün
uzunluğu 2 Km., genişliği 750 m. ve alanı 400
hektardır. Deniz düzeyinde olan gölün sulari
kışın çoğalır, yazın azalır.
Küçük akarsularla beslenen gölün fazla
suları denize dökülmektedir.
Aksaz Gölü:
Karagöl''ün kuzeydoğusunda yer alan Aksaz Gölü,
denizle hemen hemen aynı düzeydedir. Yılın büyük
bir bölümünde saz ve kamışlarla kaplı
olan gölün yüzölçümü 200
hektardır. Yağışlı dönemlerde ise gölün
suları denize ulaşır.
Karagöl:
Akliman''a yakın bir bölgede Aksaz ve Sankum Gölleri
yakınında yer alan, deniz düzeyindedir. Yüzölçümü
80 hektar dolayındadır. Denize uzaklığı
40-50 m. kadar olan gölün suları kışın
artar, yazın ise göl kurur.
Sülük
Gölü: Sinop yarımadasının üzerindedir.
Yükseltisi 210 m. dolayında olan Sülük Gölü,
eski bir yanardağ krateridir. Derinliği 1-2 m.dir Yaz
mevsiminde kurur.
Akgöl: Ayancık İlçesi''nin
güneyinde Ayancık Boyabat yolunun 31. Km.de, 4 Km. içeride
yer alan Akgöl, çevresinde sık çanı
ormanlarının oluşturduğu çangal ve Akgöl
ormanlan içinde bulunmaktadır.
iklim
ve Bitki Örtüsü
İklimi :
Sinop
İli ve Batı Karadeniz iklim özelliklerinin iç
içe geçtiği bir yörededir. İlde
mevsimler arası sıcaklık farkları pek büyük
değildir. İlde, yıl boyunca esen sürekli
rüzgârlar, etkili olmaktadır. Yazın birkaç
gün dışında, bütün yıl nemli ve
yağışlı geçer. Sinop'un kuzey kesiminde
Karadeniz iklim tipi egemendir. İlin güney kesimlerinde ise
kıyıya koşut olarak uzanan dağlar nedeniyle,
Karadeniz ikliminin etkisi giderek azalmaktadır. Bu bölgede
yağışlar azalır, sıcaklık düşer,
bozkır ikliminin etkileri görülmeye başlar.
İlimizde başlıca iki iklim karakteri hakimdir.
Sahil kuşağında yer alan Merkez, Dikmen, Gerze,
Erfelek, Ayancık ve Türkeli ilçelerinde iklim
mutedildir. Yılın her mevsiminde yağış
görülür. Dağların kıyıya paralel
olması nedeniyle deniz iklimi içerlere pek giremez. Bu
nedenle Boyabat, Durağan ve Saraydüzü İlçelerinde
Karadeniz iklimi ile İç Anadolu'nun karasal iklimi
arasında bir geçit bölgesi iklimi hakimdir.
Sahil
şeridinde ortalama yağış miktarı 679- 1077
mm. , yağışlı gün sayısı 97- 128
gün arasındadır. En yüksek sıcaklık 35
derece, en düşük sıcaklık -8,4 derecedir.
İç kesimlerde ise ortalama yağış
388- 473 mm., yağışlı gün sayısı
66- 87 gün arasındadır. En yüksek sıcaklık
41 derece- en düşük sıcaklık -10,5
derecedir. Sıcaklık : Merkez İlçe'de kış
ve yaz ayları arasında sıcaklık ortalamaları
açısından çok büyük fark yoktur.
Kışın 7o C dolayında olan sıcaklık
ortalaması, yazın 20o C'ye yükselir.
Merkez
İlçe'de yıllık sıcaklık ortalaması
14o C'dir. Bu değer Ayancık'ta da14o C. Boyabat'ta ise
13,4o C.'dir. Yıllık sıcaklık ortalaması
komşu il merkezlerinden Samsun'da 14,4o C, Çorum'da 10.9o
C ve Kastamonu'da 9.8o C'dir.
Aylık Ortalama Nem Bilgileri (%) |
||||||||||||
Yıl |
Oca |
Şub |
Mar |
Nis |
May |
Haz |
Tem |
Ağu |
Eyl |
Eki |
Kas |
Ara |
1995 |
73 |
72 |
71 |
75 |
74 |
74 |
80 |
73 |
74 |
73 |
67 |
67 |
1996 |
75 |
72 |
81 |
80 |
82 |
81 |
83 |
83 |
82 |
85 |
79 |
76 |
1997 |
80 |
77 |
82 |
82 |
74 |
81 |
78 |
77 |
74 |
72 |
77 |
72 |
İlin
sıcaklık ortalaması Ege ve Akdeniz illerine göre
oldukça düşüktür.Örneğin, bu
değer Aydın'da 17,7o C'ye Mersin'de ise 18.5o C'ye dek
ulaşmaktadir.
Merkez ilçe'de en sıçak
geçen aylar temmuz ve ağustos, en soğuk geçen
ay şubattır.
|
Meteorolojik İstatistiki Veriler (1988-98) |
|
Ortalama Sıcaklık |
14 |
En Yüksek Sıcaklık Ortalaması |
17.2 C |
En Düşük Sıcaklık Ortalaması |
11.3 C |
Nispi Nem Ortalaması |
%73.4 |
Ortalama Yıllık Yağış Toplamı |
676 Kg. |
Ortalama yağışlı gün sayısı |
38 |
1.Derece Hakım Rüzgâr Yönü |
Batı, Kuzey |
2.Derece Hakim Rüzgâr Yönü |
Güney, Güneydoğu |
Yağışlar :
Sinop'ta
yağışların aylara dağılımı
oldukça düzenlidir. Merkez İlçe'de sonbahar
yağışları yıllık yağışın
% 34.1'ini, kış yağışları ise %
32,8'ini oluşturur. Buna karşılık yağışların
% 18,4'ü İlkbaharda %14,7'side yaz aylarında düşer.
En çok kasım ve aralıkta, en az temmuzda yağış
alan Merkez İlçe'de yıllık ortalama yağış
miktarı 679,6 mm'dir. Bu değer, yine kıyıda yer
alan Ayancık'ta 1.003,1 mm'ye ulaşırken, iç
kesimde yer alan Boyabat'ta 388,7 mm'ye düşmektedir.
Ortalama yağış miktarı komşu illerden
Samsun'da (735 mm), Sinop'takine göre daha yüksek, buna
karşılık Çorum (401,1 mm) ve Kastamonu'da
(449,7 mm) daha düşüktür.
Rüzgarlar :
Sinop,
kuzey rüzgârlarına açık olduğundan,
sürekli rüzgâr alır. İlin konumu, kuzey
(yıldız) rüzgârlarının zaman zaman çok
şiddetli esmesine yol açar. Bu rüzgârın
hızı saniyede 20-25 metreye dek ulaşabilir.
Ortalama
rüzgâr hızı 4,7 m/sn olan Merkez İlçede
egemen rüzgâr, yılda toplam 3.580 kez esen
kuzeybatıdır (karayel). Bunu, yılda 3.368 kez esen
güneydoğu (kesişleme) ile yılda 2.180 kez esen
güney( güneydoğu) rüzgârları izler.
Buna karşılık,ilde en hızlı rüzgâr,
saniyede 40.5 metre hıza ulaşan batı, kuzeybatıdır.
Bu rüzgâr yılda toplam 2.131 kez eser.
Sinop
kışın alçak basınç alanı içine
girdiğinden, Balkanlar ve Sibirya Yüksek Basınç
Merkezlerinden fırtına şeklinde gelen rüzgârlardan
da etkilenir.
Yazın, gündüzleri doğu
(gündoğusu) ve kuzeybatı (karayel) rüzgârları
değişimli olarak düşük bir hızla eser.
Kışın ise, özellikle akşam üzerleri
kuzeybatı (karayel) ve güneybatı (lodos) rüzgârları etkili olur.
bitki Örtüsü :
Sinop,
her zaman yağış aldığından zengin orman
ve bitki örtüsüyle kaplıdır. Ormanlar hem
zengin, hem de çeşitlidir. çam, köknar, meşe,
gürgen, kayın, dişbudak, karaağaç ve
kavak, başlıca ağaç türleridir. Ağaç
denizi olarak nitelendirilen Çangal Ormanları, Ayancık,
Türkeli ve Boyabat yörelerini kaplar. Dıranaz,
Göktepe, Soğuksu ve Elekdağ Ormanları da hem
önemli doğal güzellikler oluşturur, hem de
ekonomik bakımdan büyük değer taşır.
Sinop İli'ndeki bitki örtüsü, çok
çeşitli ağaç türlerinden oluşmuştur.
İlin kıyı şeridinde Akdeniz bitkileri de görülür.
Meşe defne, karaağaç, çınar, fındık,
kızılcık, kayın, gürgen, karaçam ve
sarıçamdan oluşan bu bitki örtüsü,
yükseltinin 1.800 metreye ulaştığı kesime
dek yayılır.
Sinop-Gerze ormanları kıyıdan
iç kesimlere, kuzeyden, güneye doğru uzanır. Bu
ormanlar yaşlıdır. Kayın, gürgen, meşe,
dişbudak, çam ve köknar ağaçlarından
oluşur. Giregöz Ormanı ildeki en büyük
ormandır. Kıyıya koşut biçimde uzanan bu
orman alanının yükseltisi ortalama 80 m. dolayındadır.
Ayancık Ormanları ise Zangal Ormanları ile
Ayancık Orman Bölge Şefliği alanındaki
ormanların bileşiminden oluşmaktadır. Buradaki
başlıca ağaç türleri, köknar, çam,
kayın, gürgen, meşe, ıhlamur, çınar,
kavak ve kestanedir. Gerze Ormanları eski ve doğal
ormanlardır. Bunların yayılım alanı,
topografyayla belirlenmiştir. Bu nedenle kimi kesimlerde kıyıya
koşut uzanırlar. 200 metrenin üzerindeki yükselti
kuşağında rastlanan ormanlarda, ağaçlar
çok büyük ve sıktır. Burada Akdeniz
bitkileri yoktur. Ağaç türleri de azalır.
Başlıcaları, kayın ve gürgendir. 800
metreden yüksek kesimlerde ağaç türleri arasına
köknar girer ve öbür ağaç türleri
giderek azalır. 1000 metreden sonra ormanlar tümüyle
köknarlardan oluşmuştur. Bu ormanlarda, oldukça
gür bir orman altı örtüsü vardır. Bu
örtü, defne, ılgın, kızılcık ve
çitlenbiklerden oluşur. Orman altında nem oranı
yüksek olduğundan orman altı örtüsü çok
sıktır. Bu orman altı örtüsü yanan ya
da kesilen bir ormanın yerinde birkaç yılda yetişir.
Ormanların altında, yaban menekşesi, çuha
çiçeği, mayıs karanfili, çezgir
menekşesi, küçük kırlangıç
otu, ciğer otu gibi bitkilere de rastlanır.
Sinop
İli'nde güneye doğru gidildikçe iklim
kuraklaşmaya başlar. Bu nedenle, bu kesimde kuzeydeki gür
bitki örtüsünün yerini bozkır bitkileri alır.
Yer şekilleri
Dağlar
Sinop
İlinin en büyük dağları doğu-batı
doğrultusunda Karadenize paralel bir şekilde uzanan
İsfendiyar (Küre) dağlarıdır. Fazla yüksek
olamayan bu dağ sırasının üzerinde yer yer
yüksekliği 1500-1800 m. arasında değişen
tepeler, doruklar vardır.
İsfendiyar (Küre)
dağları 3'üncü Jeolojik zamanın başlarında
meydana gelen Alp-Himalaya kıvrım kuşağı
üzerinde yer almasıdır. Bu dağların en
önemli özelliği genç dağlar ve yüksek
olmalarıdır. Eski dağlar kadar aşınmaya pek
uğramamışlardır. Sinop İli sınırları
fazla yüksek olmalarına karşılık iç
bölgelerle kıyı kesimi arasında ulaşımda
yıllarca zorluk ve güçlük çıkarmışlardır.
İlimizin iç kısımlarla olan ilişkisinin,
dağların sık ve devamlı olmasından gelişip
büyüyemediğini görmekteyiz.
Küre
dağları yörenin engebeli arazisini meydan getirir.
Kuzeybatıda yükselen dağlar merkez sahillerine 9 km.
yaklaşınca alçalır, kıyı ovalarını
meydana getirir. Gerze sınırlarından itibaren tekrar
yükselerek Bafra Ovasına ulaşır.
Dağlar
il arazisinin % 74.3'nü kaplar. İl'deki en önemli dağ
sırası Küre Dağları üzerindeki Zindan
Dağı (1730 m) dır. Boyabat çöküntü
alanının yanında yer alan Karaoluk Tepesi (1313 m) ve
Kuzuluk Tepesi (1125 m) önemli yükseltilerdir. Kuzeye doğru
gidildikçe, Sinop Yarımadasının güneyindeki;
Sivrice Tepesi (1040 m) ve Dede Tepesi (1038 m.) göze
çarpmaktadır.İl topraklarının en güney
uçunda ise Alankaya Tepesi (946 m.) yer alır.
Karadeniz
Bölgesinin Batı Karadeniz sistemine giren Küre
Dağlarının doğudan batıya doğru önemli
tepeleri; Sarıdökük Tepesi (1660 m), Çangal
Dağı (1605 m.) ile Ayancık ilçesinde yer alan
Zindan Dağı (17830 m)dır. Zindan Dağı aynı
zamanda İl'in en yüksek noktasıdır. Küre
Dağlarının üzerinde daha doğuda Göktepe
(1375 m.), Durağan ilçesinin kuzeydoğusunda Soyuk
Tepe (1455 m) ile Elmadağı (900 m.) yer almaktadır.
Yaylalar
Fazla geniş olmayan bir kıyı kesiminin ardından yükselen dağların üst kısımlarında yer yer ormanlarla çevrili yaylaları görmekteyiz, çevre insanlarının değişik isim verdiği bu yaylalar yazın serin suları, iklimi ve yeşil ot örtülüleri ile hayvancılık yapılan yerlerdir. Sürüleri ile bu yaylalara çıkan insanların buralarda 3-4 ay kaldıklarını ve hayvan ürünleri yaptıkları ve geçimlerini bu yolla kazandıklarını biliyoruz. Son zamanlarda yayla turizm olarak da düşünülen bu yerlerin ekonomiye büyük katkısı olacağını düşünebiliriz. En önemli yaylalar Mehmetli, Aluç, Dariözü, Yaylacık, Sakızlı, Yassıalan, Düdekoğlu, Sucuoğlu, Çan, Altınyayla,Kocaoğlu.
Ovalar
Dağlar arasında ve dağlarla sahil kesimi arasında kalan ovalar büyük düzlükler halinedir. En önemlileri Sinop ve Boyabat düzlükleridir. Boyabat ovasını Gökırmak, Arın, Gazidere, Asarcık düzlük ve ovaları vadileri meydana getirmiştir. Sinop Ovası ise, Erfelek, Aksaz, Sarıkum kıyı düzlüklerinden oluşmuştur. Gerze yöresinde Sarıyer-Kabalı Çayının meydana getirdiği Çakıroğlu Sarımsak Çayının meydana getirdiği Dereyeri, Kanlıçay boyunca uzanan vadi düzlükleri de kıyı ovalarına örnek gösterilebilir.
Vadiler
Boyabat-Durağan yöresindeki Kızılırmak vadisinin dışında büyük vadiler yoktur. Akarsuların kendi adını verdikleri bir çok küçük vadiler aynı zamanda bölgenin arazi yapısı karakterini özetlemektedir.
Deniz Kıyıları
Sinop,
Karadeniz kıyılarının girintili ve çıkıntılı
kıyılarıdır. Hopa'dan başlayan ve İstanbul
boğazında sona eren Karadeniz kıyılarının
hiç bir yerinde Sinop'taki kadar koy ve körfezlerle
korunmuş limanlara rastlanmaz. Sinop kıyılarında
Köşk, Kayser, Karakum, Selamet, Boztepe, Sinop, Feryat,
Bozburun, İnce, Güllüsu, Usta adlarında bir çok
önemli burunlar bulunmaktadır. İnce ve Boztepe
burunları kendi adlarını taşıyan iki
yarımadanın ucundadır. İnceburun aynı
zamanda Anadolu'nun en kuzeyindeki uç noktasıdır.
Burası bataklık, göl ve ovalıktır. Burada
İnceburun Feneri yer alır.
Boztepe'ye halk sadece
Ada der, üzerinde Sülük Gölü bulunmaktadır.
Sinop ili bu yarımadanın kıstağındadır.
Boztepe Burnunun ucunda fener ve sis düdüğü
bulunmaktadır.
Koy ve körfezlere gelince bunlar
burunlar kadar çok değildir. En önemlileri İçliman,
Dışliman, Akliman ve Hamsıloz körfez ve
koylarıdır.
Limanlar : Gerze, Sinop iç
ve dış limanları, Akliman, Sarıkum ve Ayancık
limanlarıdır.
Sinop kıyılarında
(Sarı Ada, Kara Ada, Tavşan Adası) üç
tane de küçük adacık bulunmaktadır. Bu
adalarda insan yoktur. Yerleşilmiş değildir.
Sinop
kıyıları doğu kıyılarımıza
oranla dik ve sarp değildir. Yalnız Ayancık kıyıları
engebeli, inişli çıkılışlıdır.
Dağlar burada kıyıya paralel uzanmakla beraber,
doğudaki kadar denize yakın değildir.
Akarsular
Sinop
İlindeki irili ufaklı akarsularından bazıları
Karadeniz'e bazılarıda güney sınırından
geçen kızılırmak nehrine bağlıdır.
İlin en büyük akarsuyu Kastamonu topraklarından
çıkan ve birçok kolları batıdan doğuya
akarak Durağan'ın güneyinde Kızılırmak
nehrine bağlanan Gökırmak'tır. Uzun bir vadi
boyunda akan ırmak Taşköprü ve Boyabat Ovaları'nı
sular. Bu ovalar sulu tarımın yapıldığı
önemi tarım üretim alanlarıdır.
Karadeniz'e dökülen çaylar batıdan
doğuya doğru Çatalzeytin, Ayancık Çayları,
birçok kollar olarak denize dökülen Kırkgeçit
ve Sarımsak Çayları Karasu ve Gebelit Çayları
önemli akarsulardır. Ağız kısımlarında
deltalar oluşturan ve vadi boyu ovaları oluşturan bu
çaylar İlkbahar ve kışın su seviyeleri
yüksek yazları ise su seviyeleri azalan hatta zaman zaman
kuruyan akarsulardır. Ancak tüm olumsuz koşullara
karşılık vadi tabanları boyunca sulu tarımın
yapılmasına imkan vermeleri açısından
önemli akarsulardır.
|
|
Kızılırmak : İlin güneydoğu sınırlarını
çizer. Yurdumuzun en uzun nehri olan Kızılırmak,
büyük kollarından Gökırmak'ı Sinop'tan
alır.
Tepeçay : Sinop'un Türkeli ile
Kastamonu'nun Çatalzeytin ilçesi arasında sınır
oluşturur. Denize döküldüğü yerde hayli
geniştir. Akarsuyun taşıdığı
alüvyonlarla oluşan deltası giderek büyümektedir.
Ayardin Deresi : 1.000.m. yükseltili Çatak
geriş köyü yakınlarından doğar. Türkeli
Ilçe Merkezinin hemen doğusunda denize dökülür.
Uzunluğu 20 km. kadardır.
Ayancık Çayı
: Küre dağlarından kaynaklanan çok sayıda
küçük derenin birleşmesinden oluşur.
Uzunluğu 90 km. kadardır. İlçe Merkezinden
denize dökülür.
Karasu Çayı :
Küre dağlarında gündüzlü ormanlarından
doğar. Uzunluğu 80 km., Sinop'un 8 km. batısından
denize dökülür.
Çakıroğlu
Çayı : Dıranaz
dağlarından doğar. Gerze - Sinop arasında
Çakıroğlu yöresinde denize dökülür.
Denize döküldüğü yerde bir delta oluşturur.
Kanlıdere : Uzunöz dağlarının
eteklerinden doğar. Çok sayıda küçük
kolu vardır. Çayağzı denilen yerde denize
dökülür.
Göller
Sinop'ta sayıları az olmakla beraber küçük göller vardır. Bunlardan Sülük gölü, Sinop Yarımadası üzerindedir. Denizden 210 m. yüksekliktedir. Sarıkum Gölü de deniz seviyesinde bir göldür. Aksaz Gölü yarı bataklık halindedir. Karagöl ise denize seviyesinin altında bir göldür. Ayrıca Taşmanlı göleti ve Bektaşağa göletleri de sulu tarıma imkan veren gölcüklerdir. Tüm bu göllerimiz balık üretimine elverişlidir. (Sülük gölü dışında)
Yeraltı Suları
Bölgenin tümünü kapsayan yeraltı suları, etüdleri henüz yapılmamıştır. Ancak gerek D.S.İ. teşkilatı ve köy hizmetleri tafından çeşitli yörelerde etüdler yapılmış ve zengin yeraltı suları istifade edilir duruma gelmiştir. Gazidere, Kayaboğazı. Uluköy, Yaylacık yeraltı suları kaptaca alınmış, Çeşmigir, Sarayönü, Gökçeağaç Sakızı, Cuma Köy beldelerinin etütleri yapılarak burada zengin sualtı kaynaklarının bulunduğu tesbit edilmiştir.
Nüfus ve yerleşim
2007
yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi
Verilerine göre Sinop'un Toplam Nüfusu 198.412 olarak
belirlenmiştir. Bu sayıma göre kent merkezinin nüfusu
ise 34.755 kişidir.
Nüfus sıralamasına
göre ilçeler Boyabat, Durağan, Ayancık, Gerze,
Türkeli, Erfelek, Dikmen ve Saraydüzü'dür.
Ekonomik koşullarının yetersiz olması
nedeniyle Sinop'tan sürekli olarak il dışına göç
olmuştur. 1960 yılından sonra başka illere ve
yurt dışına yönelen göç hareketi il
nüfusunun gelişimini olumsuz yönde etkilenmiştir.
Sinop'ta doğurganlık düzeyinin düşük
olması da il nüfusunun yavaş gelişmesinde önemli
bir etkendir.
Karadeniz sahil şeridindeki Merkez,
Ayancık, Gerze ile Türkeli ilçelerinin köylerinde
dağınık bir kırsal yerleşme özelliği
göze çarpar. İç kısımlardaki
Boyabat ve Durağan ilçelerinin köylerinde ise toplu
yerleşme örneği görülmektedir.
Sinop
İlinin yerleşme düzenini; il topraklarının
denizle olan doğal ve ekonomik ilişkileri, dağların
ve ormanların kümeleniş biçimi belirler.
Ekonomik kaynaklarının sınırlı oluşu,
iç kısımlarla olan ulaşım bağlantılarının
zayıflığı, kıyı kesimdeki yerleşmelerde
nüfusun gelişimini olumsuz etkilemektedir.
Kaynak: http://www.sinop.gov.tr